Rapora göre Türkiye, jeopolitik riskler ile bozulan tedarik zinciri, yükselen navlun maliyetleri sonrası daha ekonomik ve güvenli pazarlar arayan yatırımcılar için küresel bir lojistik üs olmaya aday. Avrupalı şirketler için en popüler yeniden tedarik bölgelerinde 3’üncü olan Türkiye’ye, başta Çin olmak üzere pek çok ülkeden firmalar, art arda üretim hatlarını taşıyor.
STRATEJİK KONUM
Raporda 100 milyar dolarlık lojistik pazarı ile küresel lojistik ihracatının yüzde 2.5’ini alan Türkiye’nin stratejik konumu, lojistik kapasitesinin son 5 yılda istikrarlı bir şekilde artması, yükselen altyapı yatırımları, ekonomik büyümesi, ihracat odaklı sanayi tabanı, nüfusu ve geniş işgücü havuzu nedeniyle taşımacılık ve lojistik için küresel bir merkez olma potansiyeli olduğu vurgulanıyor. Rapora göre, Türkiye’nin bu alanda potansiyelini yükselten diğer önemli etkenler ise güçlü perakende pazarı ve hızla büyüyen e-ticaret kapasitesi. Bu kapsamda, Türkiye’nin bu yıl 89.42 milyar olan dijital ticaret işlem değerinin 2027’de 136.89 milyar dolara yükselmesinin beklendiği belirtiliyor.
YATIRIMA GELİYORLAR
Birçok uluslararası firmanın üretim hatlarını Türkiye’ye taşıma niyetinde olmasına dikkat çekilen raporda, Çinli otomotiv şirketi Skywell’in, Türkiye’ye 1.6 milyar dolarlık yatırım yapacağı duyurusu; SAIC Motor ve DFSK Motor, yakın gelecekte Türkiye’de yeni yatırım planladıklarına ilişkin açıklamalara yer verilirken; Amazon’un, Türkiye’deki ilk lojistik merkezini Tuzla’da açarak daha verimli hizmet verme imkanı yakaladığı bilgileri yatırımcılarla paylaşıyor.
